Makedonya’nın İncisi Ohrid Gezilecek Yerler

Ohrid’in, Kuzey Makedonya’nın en baştan çıkarıcı yeri olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu sevimli şehir, sakin Ohri Gölü’nün kıyısına kurulmuş; tarihi 6000 yıl öncesine dayanan, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan, Kiril alfabesinin doğduğu, Game of Thrones’a set olmuş ve incisiyle ün salmış bir yerdir. İşte Ohrid gezilecek yerler!

Rivayetlere göre, Ohrid’de bir zamanlar 365 kilise varmış. Bu yüzden olsa gerek, “Balkanlar’ın Kudüs’ü” olarak anılıyor.

Arnavut kaldırımlı sokakları, cumbalı evleri, dini yapıları, muhteşem göl manzarası ve bir Orta Çağ kalesinin kalıntılarıyla çevrili eski kent merkeziyle küçük bir kasaba havasındaki Ohrid, mutlaka gezilip görülmesi gereken yerlerden biridir.

Ohrid Tarihi

Ohrid, sadece büyüleyici doğasıyla değil, binlerce yıllık tarihiyle de ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Arkeolojik bulgular, buranın Avrupa’daki en eski yerleşim yerlerinden biri olduğunu ortaya koyuyor. Üç milyon yıllık Ohri Gölü’nün kıyısında kurulu bu şehir, tarih sahnesine ilk kez M.Ö. 353 yılında “Lychnidos” yani “ışık kenti” adıyla çıkmış.

Bugünkü adının ise Makedonca “Vo Hrid” (tepe üzerindeki şehir) ifadesinden türediği düşünülüyor. Ohrid’in tarihi dokusu, özellikle 7. ile 19. yüzyıllar arasında şekillenmiş. Bizans döneminde önemli bir dini merkez olan şehir, aynı zamanda St. Clement ve St. Naum’un öncülüğünde kurulan ilk Slav üniversitesine de ev sahipliği yapmış.

11. yüzyılda Makedonya Çarı Samuel’e başkentlik yapan Ohrid, 1385’ten 1912’ye kadar Osmanlı egemenliğinde kalmış. “Balkanlar’ın Kudüs’ü” olarak anılan şehir, bir zamanlar sahip olduğu 365 kilise ve manastırıyla adeta açık hava müzesi niteliğinde.

Bugün hâlâ ayakta olan bu sakral yapılar, Ohrid’in zengin Orta Çağ mirasını gözler önüne seriyor. Tarih, doğa ve kültürün kusursuz bir bileşimini arıyorsanız, Ohrid mutlaka görülmesi gereken bir yer!

Ohrid Gezilecek Yerler

Ohrid’de Osmanlı İzleri

Ohrid’de günümüze kadar ulaşabilen camiler arasında Ali Paşa, Zeynel Abidin Paşa, Emin Mahmud, Hacı Turgut, Hacı Hamza, Haydar Paşa ve Kuloğlu camileri yer almaktadır.

Ayrıca şehir merkezindeki bazı kilise ve manastırlarda da Osmanlı’nın izlerini görmek mümkündür. Ayasofya Kilisesi ve Aziz Clement Manastırı, Osmanlı döneminde camiye dönüştürülmüş dini yapılar arasında yer alır.

Sinan Çelebi Türbesi ve Mehmet Hayati Halveti Tekkesi de Ohrid’de ziyaret edilebilecek önemli İslami yapılar arasında sayılabilir.

Ohrid Kalesi’nin doğusunda, bir bayır üzerinde yer alan Saat Kulesi ise 1726 yılında İşkodralı Çavuşdere Süleyman Ağa tarafından yaptırılmıştır.

Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde, Emin Mahmud Camisi’nin yanında bulunan ve halk arasında Voska Hamamı olarak adlandırılan tarihi bir yapıdan bahseder. Osmanlı dönemine ait olan ve günümüzde hâlâ özgün yapısını koruyan bu hamamın, 17. yüzyılın ilk yarısında inşa edildiği düşünülmektedir.

Eser, günümüze kadar ayakta kalabilmiş Ohrid’deki tek Türk hamamı olma özelliğini taşımaktadır.

Samuel Kalesi

Ohrid’in eski kent merkezinin kalbinde, ünlü Samuel’s Fortress yer alıyor. Makedonya kralı II. Philip tarafından halihazırda var olan bir tahkimat üzerine kurulmuş olduğuna inanılıyor. Araştırmalar, tarihinin M.Ö. 4. yy’a kadar uzandığını ve cephesinin tamamının kireç taşından yapıldığını gösteriyor.

Kaleye çıkarak Ohrid Gölü’nün muhteşem manzarasının keyfi mutlaka çıkarılmalıdır.

Aziz Yuhanna Kilisesi (Saint John Church)

Makedonya’nın en görkemli kiliselerinden biri sayılan, Ohrid Gölü’nden yükselen bir yamaçta, küçük bir balıkçı yerleşiminin hemen üstünde yer alan kilise, Bizans ve Ermeni mimari üsluplarının birleşimini yansıtıyor.

İlahiyatçı Aziz John’un şerefine inşa edilmiş olan Aziz Kaneo, atmosferi ve altındaki sakin göl manzarasıyla, manevi tefekkür için ilham verici bir yer olmaya devam ediyor. 13. yüzyılın sonunda inşa edilen kilise, dikdörtgen taş taban üzerine oturtulmuş, dış kısmı dekoratif seramik heykeller ve taş oymalar ile dekore edilmiş. Fresk ressamları bilinmemekle birlikte korunmuş parçaların olağanüstü kalitede olduğu söylenmekte.

El Yapımı Kağıt Atölyesi (National Workshop For Handmade Paper)

Ohrid’de hala geleneksel yöntemle kiraz ağacından kağıt yapan bir el yapımı kağıt atölyesi var. Mutlaka uğranması gereken bir yer. Kağıdın yapım aşamalarını görüp, kendinize özel kağıttan hediyelikler yaptırabiliyorsunuz. Buraya sadece atölyenin içini saran kağıt kokusunu içinize çekmek için bile gidilebilir.

Ohrid Ulusal Müzesi (Robevtsi Evi)

Tipik Ohrid Mimarisini yansıtan Ohrid Ulusal Müzesi, XIX. asrın mimari şaheseri Robevtsi ailesinin evinde yer alıyor. Üstteki iki katta, Roma arkeolojik buluntuları, Ohrid ve yerel ahşap oymacılığı örnekleri ve 5. yüzyıldan kalma bir altın maske bulunurken, zemin kat sanat sergileri için ayrılmış. Yolun karşısında, müzenin bir parçası olan Urania Residence etnografik bir görüntü sergiliyor.

St. Clement Kilisesi (Pantelejmon)

Ohrid’in Paloşnik bölgesinde, Ohri Gölü manzaralı bu Bizans üslubundaki kilise, aslında Aziz Clement’in Ohrid’i ziyareti şerefine, Tuna Bulgar Devleti hükümdarı I. Boris’in emriyle inşa edilmiştir. Ancak anlatılanlara göre, Aziz Clement, ilk yapılan kiliseyi yeterince büyük bulmamış ve bunun üzerine mevcut yapının üzerine, Aziz Panteleimon adına daha büyük bir kilise inşa ettirmiştir. Burası aynı zamanda, Kiril alfabesini öğrettiği bir eğitim merkezi olarak da kullanılmıştır.

Yapı, 15. yüzyılda Osmanlı döneminde camiye dönüştürülmüş, ancak orijinal yapısından günümüze pek bir şey kalmamıştır. 2000 yılında başlatılan rekonstrüksiyon çalışmalarıyla kilise, aslına uygun şekilde yeniden inşa edilmiştir.

Kilise temelinde yapılan kazılarda, bir Roma bazilikasına ait sütunlar da ortaya çıkarılmıştır. Bu da gösteriyor ki, yapının bulunduğu bu tepelik alan başlı başına bir arkeolojik sit alanıdır.

Hatta geçtiğimiz yıllarda yapılan kazılarda 2.383 adet Venedik sikkesi bulunması, Venedik ile Ohrid arasında tarihi ticari ilişkilerin varlığını da kanıtlamıştır.

St. Naum Ohridski Manastırı

Ohrid gölünün kıyısına, ender doğal güzellikteki yüksek kayalar üzerinde inşa edilmiş manastır Makedonya’nın orta çağ dönemi en önemli manevi anıtlarından biri konumunda. Bu manastırın inşa edilmesi Makedon halkının aydınlanmasında en ünlü isimler St. Clement ve St. Naum’un adıyla bağlantılı. Manastır Kilisesi 905 yılında St. Naum tarafınca inşa edilmiş. Şekil ve büyüklük açısından Aziz Clement Plaoşnik manastırıyla aynı. Kilise yonca şeklinde zemin üzerinde inşa edilmiş. Zamanla kilise tamamıyla yıkılmış, 16. yy’ da temelleri üzerine bugünkü kilise inşa edilmiş ve izleyen yıllarda birtakım ilaveler ve onarımlar yapılarak bugüne gelmiş.

Sudaki Müze (Bay of the Bones Museum)

Ohrid’e 16 kilometre uzaklıkta, denizde ahşap kazıkların tuttuğu bir platform üzerine kurulmuş kerpiçten yapılma bir yerleşim alanı mevcut. M.Ö. 1200-700 arasında burada yaşayan insanlar hem yabani hayvanlardan hem de insanlardan korunmak için suyun üzerine bir yerleşim kurmuşlar. Yüzer köprüyü kaldırdıkları zaman güvende oluyorlarmış. Burası aslına uygun olarak yapılmış bir reprodüksiyon ve müzeye dönüştürülmüş hali. Ayrıca bu bölgede harika bir göl manzarası ve inanılmaz berraklıkta bir su var. O dönemin yaşam tarzı için ilginç bir deneyim sunuyor.

Eski Tiyatro (Ancient Theatre of Ohrid)

Şehrin gezilesi yerlerinden biri olan Ohrid Antik Tiyatrosu, mimari yapısı ve mükemmel akustiği ile dikkatleri üzerine çekiyor. Eski Ohrid bölgesinde yer alan antik tiyatro halen çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

Ohrid Gezilecek Yerler – Ohri Gölü

Makedonya’nın üç tektonik gölünün en büyüğü ve en güzeli olan Ohri Gölü, 30 kilometre (18 mil) uzunluğunda ve 288 metre (945 fit) derinliğinde. Şaşırtıcı derecede temiz ve berrak suyuyla ziyaretçilerini büyülemeye hazır bekliyor. Üçüncül dönemin (2-4 milyon yıl önce) kendine özgü bitki örtüsü ve fauna özelliği ile Ohri Avrupa’nın en büyük biyolojik rezervlerinden biri. Gölün bitki ve hayvan türlerinin çoğu endemik ve Ohri’ye özgü. Bunlardan en ünlüsü letnica ve belvica adında iki tür Ohrid alabalığı. Diğer benzersiz Ohri canlıları ise yılan balığı ve inci yapımında kullanılan inci balığı. Bu değerli mücevher, nesilden nesile aktarılan gizli bir metoda göre üretiliyor.

Evliya Çelebi, seyahatnamesinde bu gölde başka bir diyarda görülmeyen türlü türlü balıkların varlığından, özellikle yılan balığının misk ve ham amber gibi güzel kokusu olduğundan bahseder. Ayrıca uştuk balığı, misarya balığı, sazan balığı ve alabalığın da lezzetli balıklar arasında bulunduğunu yazar.

Eğer yaz aylarında gelirseniz mutlaka gölde yüzün, değilse mutlaka muhteşem manzaranın tadını çıkaracağınız tekne turuna çıkın. Ona aşık olmanız için uzaktan sükunetini seyretmeniz, dalgaların sesini duymanız ve sonsuz maviliğine dalıp gitmeniz yeterli olacaktır.

Ohrid’e nasıl gidilir?

Makedonya’yı vizesiz ziyaret edebilirsiniz. Karayolu ile gitmek isterseniz İstanbul’dan 882 km, ortalama 10 saat. Havayolu ile direkt uçuş yok. Üsküp’e gidip oradan karayolu ile Ohrid’e ulaşabilirsiniz, 180 km. Üsküp Gezilecek Yerler yazımıza buradan ulaşabilirsiniz. Ohrid gezilecek yerlerOhrid Gezilecek Yerler