Modern Türk hikayeciliğinin önemli isimlerinden biri olan Sait Faik kendisinden yola çıkarak sıradan insanların birbiriyle ve yaşamla olan çatışmasını bir şeyleri değiştirme, iyileştirme eğilimi olmadan tüm yalınlığı ile anlatır. Haritada Bir Nokta
Yalnızlık ve kaçış duygularının yoğunluğu hemen hemen bütün hikayelerinde hissedilir, “Haritada Bir Nokta” hikayesinde ise doruğa çıkar. Haritada bir nokta olan “ada” gerçeklerden kaçmak için sığınılacak bir liman olarak görülür. İnanmadığımız, inanmak istemediğimiz şeylerden kaçış noktası; okuduğun kitaba, yaşadığın hayata inanmazsan kaçacak bir yer olmalı!
Haritada Bir Nokta, Sait Faik Abasıyanık
Felski’nin edebiyat ne işe yarar manifestosunda ortaya koyduğu dört kavramdan ilki olan “tanıma” ile yola çıkarsak şunu söyleyebiliriz; edebiyat yapıtları günlük yaşantımızda sıradan olan, farkında olmamıza rağmen sorgulamadığımız konularla yüzleşmemizi sağlar. Felski’nin yorumuyla öz-yoğunlaşma sürecidir bu.
Felski, okuma deneyimini şöyle bir benzetmeyle anlatır: “Okuma deneyimi çoğu zaman bir restorana giren çatık kaşlı, orta yaşlı, sevimsiz bir kişiyi görmeye benzer; birdenbire karşıda asılı duran bir aynaya baktığınızı, bu sevimsiz kişinin de sizden başkası olmadığını fark edersiniz”
Okuyucunun başkalarının betimlenmesinde kendini görmesi, birçok şeyin bilincine varmasını sağlar: “Başkalarının betimlenişinde kendi yanlarımızı bulmak, kurmaca bir eserde kendi algı ve davranışlarımızın yankılandığını görmek suretiyle, ayırıcı ama eşsizlikten uzak olan birikmiş deneyimlerimizin farkına varırız.”
Hikayenin başında “ada” bir ütopya olarak tanımlanır, her insanın var olmak isteyeceği bir yer. Aralarında “seyirci sıfatıyla” yaşadığın, hayatın içine dahil olmadığın sürece ada bir ütopyadır. Konu yaşam mücadelesine, ekmek kavgasına gelince insanların acımasızlığının ve kötülüğünün bir sınırı yoktur.
Ada bir kaçış yeri, ölümü beklemek için son noktadır Sait Faik için, hikayenin başında tasvir ettiği ütopyadan çok uzaktır aslında. Ayfer Tunç, Sait Faik’te ütopyanın karşı-ütopyaya dönüştüğünü yazar: “anlatıcı, anakarada tanık olduğu ve yaptığı kötülüklerden sonra kendine bir tür karşı-ütopya oluşturur; inzivaya çekileceği, hayatını beklemekten ibaret kılarak, gülmeyerek, eğlenmeyerek kendini cezalandıracağı ve anakaradan uzak kalacağı yer, adadır. Bu, aynı zamanda bir yenilgi ve kaçıştır da. Anakarada kötülükle mücadele edememiş, kötülüğün ulaşmamış olduğunu umduğu yere, haritada bir noktaya kaçmıştır.”
İnsana olan inancı gittikçe azalmasına rağmen kurmaca düzene inanmak için çaba sarf eden, yazmaktan bile vazgeçmeye hazır olan yazar, ütopya, karşı ütopya ikileminde gelir gider.
Yalnızlık ve kaçış istemi çağımızın ortak sorunudur. Hızla gelişen teknoloji, kentleşmenin getirdiği yetersizlik duygusu, daha fazla şeye sahip olma hırsının getirdiği tükenmişlik hissi okuyucuda “ada” arayışını tetikler. Ama bu “ada” arayışı kentleşmenin getirdiği özgürlük hissinin yarattığı yalnızlıktan ve inzivaya çekilme isteminden başka bir şey değildir.
“Söz vermiştim kendi kendime: Yazı bile yazmayacaktım. Yazı yazmak da bir hırstan başka ne idi? Burada namuslu insanlar arasında sakin, ölümü bekleyecektim; hırs, hiddet neme gerekti? Yapamadım. Koştum tütüncüye, kalem kâğıt aldım. Oturdum. Adanın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum öptüm. Yazmasam deli olacaktım.”
Yazar, yazmayı seçmekle toplumun dayatmasına karşı bir karşı duruş sergiler aslında. Balıkçıların acımasızlığı, ruhsuz duruşu karşısında kalemini kullanarak harekete geçer. Dolayısıyla okuyucuyu toplumun dayatmalarına, herkesin tek tip yapılması güdümüne karşı mücadeleye yönlendirir. Haritada bir nokta, okuyucu için özgürlüğe yelken açılan düşsel bir gerçeklik mekanı olur, bireysel sorgulamayı tetikler.
—
Rita Felski, Edebiyat Ne İşe Yarar? (Çev. Emine Ayhan, Metis Yayıncılık, İstanbul,2010),65
Ayfer Tunç, Haritada Bir Nokta: Ada, Anlatı, Varolmak (İstanbul: Alkım yayınları,2004),73.
Sait Faik Abasıyanık, Bütün Eserleri 6, Havuz Başı-Son Kuşlar (İstanbul: Bilgi Yayınları,1997), 182.
Mahalle Kahvesi Sait Faik Abasıyanık
Hayat Sorgusu sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Yorum Yapın