
2019 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü Avusturyalı yazar Peter Handke aldı. Akademi, Handke’nin ödülü “insan deneyiminin özgünlüğünü ve sınırlarını dilbilimsel bir ustalıkla araştıran etkili yapıtları için” aldığını açıkladı. Bu nedenle Peter Handke eserleri okunmaya değer!
Peter Handke Kimdir?
Peter Handke… Yetmişli yılların edebi sahnesinde isyanın, bireysel duruşun ve düşünsel yalnızlığın sesi olarak yankılanan bir figür. Kimi zaman alkışlanan, kimi zamansa öfkeyle yargılanan… Özellikle 1990’larda Balkanlar’da kopan fırtına sırasında Yugoslavya’ya verdiği destek, edebiyatla politikanın çatıştığı en keskin örneklerden biri oldu. 2006’da savaş suçlarıyla anılan Slobodan Miloseviç’in cenazesinde yaptığı konuşma, onun edebi kimliğinin üzerine düşen en koyu gölgelerden biri olarak kaldı. Ne ironiktir ki, 2014 yılında Nobel Ödülü’nü edebiyatın “sahte yüceltilmesi” olarak niteleyen Handke, bu en yüksek onuru kabul ettiğinde, Sloven düşünür Slavoj Žižek’in sözleriyle “kendini doğrulamış” oldu. Belki de sormamız gereken en derin soru şudur: Bir yazarın politik görüşü, onun edebi yankısını gölgede bırakabilir mi?
1942 yılında doğan Handke, yarım asrı aşan yazın yolculuğunda, dili bir yapıtaşı değil, bir deney alanı olarak kullandı. Onun için dil, yalnızca ifade etmenin değil, anlamı yeniden kurmanın aracıdır. Oyunlarında, romanlarında, denemelerinde ve senaryolarında kelimeler, duyumsamanın ve düşünmenin sınırlarını yoklar. Handke, sıradanın içindeki olağanüstüyü sezme yetisiyle donanmış bir anlatıcıdır. “Alıcı olmak her şeydir,” derken kastettiği, evrendeki en küçük titreşimi bile dikkatle işitmek, sıradan bir ağacın hışırtısında bile insanlığın büyük hikâyesini duymaktır.
Eserlerinde dilin yapaylığına, insan ilişkilerinin kırılganlığına ve yabancılaşmanın sessiz çığlığına sıkça rastlarız. Gündelik dilin sahte doğasıyla hesaplaşır; gerçekliğin, rasyonel düzenin ve mantığın ardında yatan absürtlüğü ifşa eder. Onun yazını, sadece anlamak için değil, hissetmek, şüphe etmek ve yeniden sormak içindir.
Ben Bir Fildişi Kulesi Sakiniyim isimli deneme yazısında, yazınla ilişkisini şöyle dile getirir: “Yazın benim için uzun süredir kendi üzerime düşünmemde bir araç oldu. Var olduğumu, dünyada olduğumu anlamamda bana yardımcı oldu (…) Yazın gerçeği, gerçek yaşam için eleştirel ve dikkatli olmamı sağladı. Kendim ve çevremde olan bitenler üzerine beni aydınlattı…Yazınla kendimi değiştirebileceğimi ve yazının beni başka birisi yapacağının farkına vardığımdan beri, yazından devamlı kendimi sonsuz olarak görmediğimden değişme olanağı beklentisi içerisindeyim. Yazından sonsuz görünen tüm gerçeklerin bir kırılmasını bekliyorum. Yazın sayesinde değişebileceğimi ve yazınla bilinçli olarak yaşayabileceğimin farkına vardığımdan, kendi yazınımla başkalarını değiştirebileceğime inanıyorum.”
Peter Handke Eserleri
Mutsuzluğa Doyum
1971 yılında annesinin intiharı ile sarsılan yazar, Mutsuzluğa Doyum adlı romanında bu sarsıntı ve acıyı işler. Çaresizliğin en dip halini gözler önüne sererken, hayatının en kuytu köşelerini açar okuyucusuna.
Kalecinin Penaltı Anındaki Endişesi
En ünlü romanı sayılan Kalecinin Penaltı Anındaki Endişesi, amaçsız bir cinayet işleyerek polisin kendisini yakalamasını bekleyen eski bir futbolcunun anlatıldığı, zengin hayal gücüyle kurgulanmış bir gerilim romanı.
Kısa Mektup Uzun Veda
Manfred Durzak’ın ‘benin yazınsal bir analizi’ olarak nitelendirdiği Kısa Mektup Uzun Veda adlı eserinde Handke, kendi geçmişine doğru bir yolculuğa çıkar.
Çocuğun Öyküsü
Çocuğun Öyküsü, otobiyografik izler taşır. Kendi başına çocuk büyütmek zorunda kalan bir yazarın, bir babanın kızıyla arasındaki ilişkiyi anlatır incelikle.
Peter Handke’nin Solak Kadın ve Kaspar isimli kitapları da dünya çok satanlar listelerinde yer alan eserleri. Handke’nin “son destanım” dediği 2017’de yayınlanan ve henüz Türkçeye çevrilmemiş The Fruit Thief /Meyve Hırsızı isimli eseri için kesin olarak söylenebilecek bir tek şey var; Handke her zaman olduğu gibi özgür düşünceli bir provokatör olmaya devam ediyor.
Nobel Ödüllü Kazuo Ishiguro ve Günden Kalanlar yazımızı okumayı unutmayın!
Hayat Sorgusu sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Yorum Yapın