Öykü okumak sarsar okurunu. Öyle yavaş yavaş alışmaz, uyum sağlamaya çalışmazsınız yazılanlara, bir çırpıda çeker içine ve kafanızda sorularla bırakır sizi. Bu nedenle öyküler romandan ayrı bir yerde durur ve kendine has, sadık okuyucuları vardır. Öykü okumak güzeldir, hele birde Büyük Üstatlardan Öyküler okuyorsanız bu muhteşemdir!
En İyi Öyküler
İşaret Memuru * Charles Dickens
İşaret Memuru, İngiltere’nin en büyük romancılarından biri olan Charles Dickens’ın kaleminden, önsezi ve spektral görüşlerle lanetlenmiş bir demiryolu işaret memurunun ürkütücü hikayesini anlatıyor. Belirsizlik, korku, izolasyon, çılgınlık, güven ve saygı temalarıyla örülü “İşaret Memuru”nun şüphesiz en görkemli yanı Dickens’in yarattığı atmosfer. Dickens sadece anlatıcının “doğal dünyayı” terk etmesini değil, aynı zamanda mezarlık gibi birçok alanı tanımlayarak da unutulmaz, doğaüstü bir atmosfer yaratmayı başarıyor.
Gizemli Öyküler, Charles Dickens
Sihirli Dükkan * H.G. Wells
Sihirli Dükkan, bir baba ve oğlunun “gerçek bir büyü dükkanı”nı ziyaret etme deneyimini anlatan tuhaf bir hikaye. Küçük çocuğun dükkanı keşfinde, neşe ve şaşkınlık görülürken, baba çok daha ümitsiz görüşlerle karşı karşıya kalır. Hikaye, dünyayı nasıl çocuk olarak deneyimlediğimize karşı dünyayı nasıl yetişkinler olarak deneyimlediğimizi anlatıyor. Bunu yaparken, “Sihirli Dükkan”, okuyucuyu masumiyet ve kötülüğün dış dünyada gerçekten var olup olmadığını veya sadece kendi algılarımızla belirleyip belirlemediğimizi düşünmeye zorluyor.
Duvardaki Kapı- H.G. Wells
Araby * James Joyce
Araby, James Joyce’un Dubliners eserinde yer alan bir öykü. Bu hikayede, ölen rahipten kalma kasvetli kütüphaneye, karanlık eve, çıkmaz kör sokaklara sıkışmış bir delikanlının, arkadaşının ablasına duyduğu hayranlığını, ona verilen sözden medet ummasını ve egzotik çağrışımlı pazar yerine hayallerini bağlamasının kısır döngüsünü buluruz. Araby, ilk aşkın heyecanına biçilen fantastik mekan, aynı sığlıkla devam etmesi muhtemel hayattan bir tür kaçış noktasıdır. Ne var ki 20. yüzyıl nice badireler barındıran keskin gerçekliğin zamanıdır ve kişinin kendi hayatındaki hakimiyetinin farkına varıldığı andır.
Dublinliler- James Joyce
Bir Açlık Sanatçısı * Franz Kafka
Kafka’nın hayatının bir özeti gibidir bu öykü, toplumun sanatçıya bakışını, sanatçının mahkum edildiği yalnızlığını ve sanatıyla birlikte yaşadığı mutsuzluğu anlatır. Azalan ilgiye rağmen sanatını sürdürmeye çalışan bir sanatçının ironik yolculuğuna tanıklık ettirir Kafka bizi. Bir Açlık Sanatçısı, sanatını bir kafesin içinde icra eder ve açlığından şüphe eden insanları ikna etme çabası ile çırpınıp durur. İroni üzerine ironi ile Kafkaesk atmosfer büyüler okurunu, her zamanki gibi.
Bir Açlık Sanatçısı – Franz Kafka
Kocaman Kanatlı İhtiyar Adam * Gabriel García Márquez
Birkaç gün süren yağmur fırtınasının ardından Pelayo avlusunda çok büyük kanatlara sahip olan evsiz, aklı karışmış yaşlı bir adam bulur. Yaşlı adamın üstü başı pistir, bunamış görünmekte ve söyledikleri anlaşılmamaktadır. Komşu bir kadına danıştıktan sonra Pelayo ve karısı Elisenda, yaşlı adamın hasta çocuklarını cennete götürmek için gelen bir melek olduğuna inanır. Komşu kadın, Pelayo’ya meleği ölüme terk etmesi gerektiğini söyler, ancak çocukları hızla iyileşen Pelayo ve Elisenda bunu yapmaz ve hikaye burada başlar. Büyülü gerçekçiliğin ustasından okunası bir öykü.
İyi Kalpli Erendira- Gabriel García Márquez
Büyük Üstatlardan Öyküler’den sonra Türk Edebiyatından Okunası 7 Muhteşem Hikaye okunmalı!
Büyük Üstatlardan Öyküler
Hayat Sorgusu sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Yorum Yapın